NASA’nın Hubble Uzay Teleskopu ile Andromeda Galaksisini (M31) inceleyen gök bilimciler yaptığı araştırmalarda, Andromeda ve bizim galaksimizin kütlesine bağlı olarak benzer oranda yeni doğan yıldızların olduğu belirlendi.
Yoğum araştırmalar sonucu, Andromeda Galaksisinin Hubble 414 veri yığınından toplanan mozaik fotoğrafları işbirliği yapan astronom ve bilim adamlarına yüksek miktarda veri sağladı.
Seattle’daki Washington Üniversitesi’nden Daniel Weisz “Hubble görüntüleri hacmi göz önüne alındığında, IMF (Initial Mass Function) çalışmamız vatandaş bilim adamlarının yardımı olmadan mümkün olmazdı.” dedi.
Komşu galaksinin diskinde bulunan 117 milyon yıldızın 8000’e yakın görüntüleri yakın ultraviyole, görünür ve yakın kızılötesi dalga boyu ile incelenerek elde edilmiştir.
Andromeda Galaksi Yıldız Kümeleri
Moleküler hidrojen, toz ve iz elementlerinin oluşturduğu dev bulut çöktüğünde yıldızlar doğar. Her yıldız çöken bulutun yüzlerce parçası içinde oluşur. Yıldızların hepsi eşit kütleli oluşturulamaz. Kütleleri 1/12 yüz kat güneş kütlesi arasında olabilir.
Galaksiye yayılmış olan yıldız kümeleri, Kütleleri 10 faktöre kadar değişiklik gösterebilir ve yıldız kümelerinin yaşları 4 ile 24 milyon yıl arasında değişmektedir.
Araştırmacıları süprize düşüren durum ise yıldız kümelerinin birbirine çok benzemesidir. Doğa görünüşe kurabiye yapar gibi yıldızları üretmiş, küçük kırmızı cüce yıldızlar ile büyük mavi süperdev yıldızların dengeli bir dağılma sergilediğini gördüler.
Andromeda Galaxy ve Yıldız Kümeleri Bölgesi
İlginçtir olan, bu kümelerde en parlak ve en büyük kütleli yıldızlar daha önceki araştırmalarla tahmin edilenden yüzde 25 daha az bol miktarda bulunmaktadır. Astronomlar uzak yıldız kümelerini ve galaksileri tartmak ve kümelerin ne kadar hızlı yıldıza dönüştüğünü ölçmek için parlak yıldızlardan gelen ışığı kullanacaklar.Elde edilen sonuç büyük kütleli yıldızlara göre düşük kütleli yıldızların önceki tahminlere göre daha az oluştuğunu gösterir.
Bu kanıtlarda erken evrende gezegen oluşması için gerekli ağır elementlere az sayıdaki büyük kütleli yıldızların süperovaları nedeniyle yeterli değildi. Bu nedenle özellikle 10 milyar yıl önceki evrende yıldız oluşum oranını bilmek önemli olmaktadır.
